Manuel Şüpheli İşlem Takip Devri Bitti: 6493 Sayılı Kanun Neden Otomasyon Şart Koşuyor?

Türkiye’deki ödeme ve elektronik para kuruluşları için finansal suçlarla mücadelede yeni bir dönem başladı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayımlanan “Risk Yönetimi Rehberi”, 6493 sayılı Kanun kapsamında faaliyet gösteren kuruluşlar için yasa dışı işlemlerin tespit ve takibinde manuel süreçlerin yetersizliğini net bir şekilde ortaya koyarak otomasyonu zorunlu hale getirdi. Artık, yasa dışı bahis, dolandırıcılık ve diğer mali suç girişimlerini anlık olarak tespit edemeyen ve rehberde belirtilen kritik sürelere uyamayan kuruluşları ciddi yaptırımlar bekliyor. Bu yeni düzenleme, sadece bir dizi kural getirmekle kalmıyor, aynı zamanda kuruluşların risk yönetimi anlayışını kökten değiştirmelerini, proaktif ve teknoloji odaklı bir yaklaşım benimsemelerini gerektiriyor.

6493 Sayılı Kanun ve TCMB Rehberi: Finansal Suçlarla Mücadelede Yeni Bir Dönem

Finansal teknolojilerin hızla gelişmesi, ödeme sistemlerini daha verimli hale getirirken aynı zamanda yeni riskleri de beraberinde getirdi. Bu risklerin en başında, sunulan hizmetlerin yasa dışı faaliyetler için bir araç olarak kullanılması geliyor. 6493 sayılı Kanun ve bu kanuna dayanılarak hazırlanan TCMB rehberleri, bu alandaki boşlukları doldurarak kuruluşlara net sorumluluklar yüklemekte ve finansal ekosistemin güvenliğini sağlamayı amaçlamaktadır.

6493 Sayılı Kanun’un Getirdiği Sorumluluklar

6493 sayılı “Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun”, sektörde faaliyet gösteren tüm kuruluşlara, sundukları hizmetlerin mali suçlarda kullanılmasını önlemek için gerekli idari ve teknik tedbirleri alma yükümlülüğü getirmiştir. Bu sorumluluk, sadece bilinen dolandırıcılık yöntemlerine karşı önlem almayı değil, aynı zamanda potansiyel riskleri öngörerek proaktif bir savunma mekanizması kurmayı da kapsamaktadır. Kanun, kuruluşları iç kontrol, risk yönetimi ve bilgi sistemleri güvenliği gibi alanlarda yüksek standartlar belirlemeye zorlamaktadır.

TCMB’nin “Risk Yönetimi Rehberi”nin Amacı ve Kapsamı

TCMB tarafından yayımlanan “Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşlarınca Sunulan Hizmetlerin Yasa Dışı Faaliyetlerde Kullanılmasının Önlenmesine İlişkin Risk Yönetimi Rehberi”, 6493 sayılı Kanun’un getirdiği yükümlülüklerin nasıl uygulanacağına dair detaylı bir yol haritası sunar. Rehberin temel amacı, kuruluşların sahtekârlık, dolandırıcılık, yasa dışı bahis ve kumar gibi suç gelirlerinin aklanması faaliyetlerini tespit etmek için kurmaları gereken takip mekanizmalarının asgari standartlarını belirlemektir. Bu rehber, genel prensiplerin ötesine geçerek, somut senaryolar ve izlenmesi gereken spesifik risk unsurları ortaya koyar.

“Manuel Takip Mekanizmalarının” Yetersizliği ve Yasal Zorunluluklar

Rehberin en kritik noktalarından biri, takip mekanizmalarının manuel olamayacağını açıkça belirtmesidir. Finansal işlemlerin hacmi ve hızı göz önüne alındığında, insan gözüyle veya basit excel tablolarıyla yapılan kontrollerin, karmaşık ve anlık gelişen dolandırıcılık desenlerini yakalaması imkansızdır. TCMB, bu gerçekten hareketle, kuruluşların işlemleri gerçek zamanlı olarak izleyebilen, analiz edebilen ve şüpheli durumlarda alarm üretebilen otomatik sistemler kurmasını yasal bir zorunluluk haline getirmiştir. Manuel süreçler, ancak bu otomatik sistemleri destekleyici ve besleyici bir rol oynayabilir.

Risk Temelli Yaklaşım: Proaktif ve Sürekli İzlemenin Önemi

TCMB, “tek beden herkese uyar” bir yaklaşım yerine, her kuruluşun kendi faaliyetlerine, müşteri profiline ve hizmet modeline özgü risklerini analiz ederek buna uygun bir izleme sistemi kurmasını istemektedir. Bu “risk temelli yaklaşım”, statik kurallarla yetinmek yerine, sürekli olarak yeni suç taktiklerini öğrenen, gelişen ve proaktif tedbirler alan dinamik bir yapıyı zorunlu kılar. Kuruluşlar, rehberde belirtilen asgari unsurları bir başlangıç noktası olarak görmeli ve kendi risk değerlendirme sonuçlarına göre bu unsurları sürekli olarak geliştirmelidir.

Otomasyon Gerektiren Asgari Risk Unsurları: TCMB Rehberi’nden Detaylar

TCMB’nin yayımladığı rehber, yasa dışı faaliyetlerin tespiti için sadece genel çerçeveyi çizmekle kalmıyor, aynı zamanda farklı hizmet türleri için izlenmesi gereken spesifik ve somut senaryoları da tanımlıyor. Bu senaryoların ortak noktası, hacim, sıklık ve anlık analiz gerektirmeleri nedeniyle manuel olarak takibinin neredeyse imkansız olmasıdır. Bu durum, gelişmiş otomasyon sistemlerini bir seçenek değil, bir zorunluluk haline getirmektedir.

Ödeme Hesabına İlişkin Hizmetlerde İzlenmesi Gereken Şüpheli Desenler

Bireysel ve kurumsal ödeme hesapları, para transferlerinin merkezinde yer alır. TCMB, bu alandaki riskleri minimize etmek için çok sayıda davranışsal ve durumsal kural belirlemiştir.

İşlem Adet ve Sıklık Limitleri (Günlük/Aylık Para Transferleri)

Rehber, bir hesaptan günlük 10’un üzerinde veya aylık 15’ten fazla farklı kişiye para gönderilmesi gibi net limitler koymaktadır. Bu limitlerin anlık olarak takip edilmesi ve aşıldığı anda alarm üretilmesi, sadece otomatik sistemlerle mümkündür.

Farklı Kişi Sayısına Dayalı Limitler (Gönderen/Alıcı)

Benzer şekilde, bir hesaba gün içinde 5’ten veya ay içinde 15’ten fazla farklı kişiden para gelmesi de şüpheli bir aktivite olarak tanımlanmıştır. “Para katırı” (money mule) olarak adlandırılan ve yasa dışı fonları küçük parçalara bölerek aklamaya çalışan hesapları tespit etmede bu kural kritik bir rol oynar.

Genç ve Yeni Hesaplara Yönelik Özel Gözetim Kuralları

20 yaşından küçük kullanıcıların veya yeni açılan hesapların ilk bir ay içindeki işlem hacmi (27.500 TL üzeri) ve adedi (50 ve üzeri) özel olarak izlenmelidir. Bu gruplar, dolandırıcılar tarafından daha kolay hedef alınabildiği için özel bir gözetim gerektirir ve bu takip otomasyon olmadan etkin bir şekilde yapılamaz.

IP Adresi, E-posta ve Telefon Numarası Temelli Anomali Tespiti

Aynı IP adresinden çok sayıda farklı müşteri hesabına giriş yapılması, bir müşterinin hesabına kısa sürede çok farklı IP’lerden erişilmesi veya güvenilmeyen e-posta sunucularının kullanılması gibi teknik göstergeler, hesap ele geçirme veya organize dolandırıcılık girişimlerinin habercisi olabilir. Bu tür korelasyonları anlık olarak kurmak, ileri düzey izleme sistemlerinin yeteneğidir.

Riskli Ülke ve Bölgelerden Gelen İşlemlerin Kontrolü

Yasa dışı bahis faaliyetlerinin yasal olduğu ülkelerden, off-shore merkezlerden veya TCMB tarafından yüksek riskli olarak değerlendirilen bölgelerden gelen IP adresleri veya bu ülkelere ait telefon numaraları ile yapılan işlemler otomatik olarak işaretlenmeli ve incelenmelidir.

İşlem Açıklamalarındaki Anahtar Kelime ve Anlamsız İfadelerin Taranması

Para transferlerinin açıklama kısmına “kumar, bahis, bet” gibi kelimelerin yazılması veya anlamsız, ardışık karakterlerin kullanılması önemli birer ipucudur. Otomatik sistemler, saniyeler içinde milyonlarca işlemin açıklama metnini tarayarak bu tür anahtar kelimeleri tespit edebilir.

Ödeme Aracının Kabulüne İlişkin Hizmetlerde (Sanal/Fiziki POS) İzleme Kriterleri

Üye işyerleri, özellikle Sanal POS hizmetleri, yasa dışı faaliyetlerin gizlenmesi için sıklıkla kullanılabilmektedir. Rehber, bu alanda ciro, işlem deseni ve işyeri davranışları üzerine odaklanan bir dizi kural içermektedir.

Cirodaki Ani ve Olağandışı Artışların Takibi

Bir işyerinin cirosunun ticari hayatın olağan akışına aykırı şekilde, sektör ortalamasının çok üzerinde veya bir anda dört kat ve üzeri artış göstermesi, en önemli risk göstergelerinden biridir. Bu tür ani değişimlerin tespiti için sürekli ve otomatik ciro takibi şarttır.

Yüksek İtiraz (Chargeback) Oranlarının İzlenmesi

Bir işyerine gelen harcama itirazı (chargeback) oranının haftalık bazda %5’i aşması, satılan mal/hizmetin kalitesiz, yanıltıcı veya hiç var olmadığını gösterebilir. Bu oranın anlık takibi, kart sahtekarlığı ve tüketici dolandırıcılığını önlemede etkilidir.

İşlem Zamanlaması Analizi (Gece/Hafta Sonu Yoğunluğu)

İşlemlerin büyük bir kısmının (%50’den fazlasının) gece 21:00 ile 06:00 arasında veya hafta sonu (%75’inden fazlasının) gerçekleşmesi, işyerinin faaliyet gösterdiği sektörle uyumsuz ise şüphe çekicidir. Bu desen analizi, otomasyon sistemlerinin temel yeteneklerindendir.

Tekrar Eden Düz Tutar ve Sık Aralıklı İşlemlerin Tespiti

Bir işyerindeki işlemlerin önemli bir bölümünün 100 TL, 250 TL, 500 TL gibi tekrar eden düz tutarlardan oluşması veya işlemlerin 1-2 dakika gibi çok sık aralıklarla gerçekleşmesi, genellikle yasa dışı bahis sitelerinde kullanılan tipik ödeme desenleridir.

Üye İşyeri Bilgilerindeki Tutarsızlıklar (Domain Yaşı, IBAN Değişikliği)

İşlem yapılan web sitesinin domain yaşının 3 aydan küçük olması veya işyerinin son 3 ayda 3’ten fazla IBAN değiştirmesi gibi operasyonel detaylar, paravan veya geçici olarak kurulmuş şüpheli işletmeleri ele verebilir.

Yeni Kurulan İşyerleri İçin Belirlenen Ciro Eşikleri

Ticari geçmişi olmayan yeni işyerleri için ilk aylarda belirli ciro eşiklerinin (örneğin ilk ay 250.000 TL) belirlenmesi ve bu eşiklerin aşılması durumunda detaylı inceleme yapılması, riskin en baştan kontrol altına alınmasını sağlar.

Fatura Ödemeleri ve Para Havalesi Hizmetlerinde Gözetim Senaryoları

Temsilciler aracılığıyla sunulan fatura ödeme ve para havalesi hizmetleri, fonların fiziki ve dijital dünya arasında transferi için kullanılabilir. Bu alandaki kontroller, temsilci ve müşteri davranışlarına odaklanır.

Bireysel ve Kurumsal Fatura Ödeme Adet Limitleri

Bir bireysel müşterinin bir ayda 30’dan fazla, bir işyerinin ise 70’ten fazla fatura ödemesi, bu hizmetin amacı dışında kullanıldığına dair bir işaret olabilir. Bu limitlerin takibi için otomasyon gereklidir.

Temsilci Cirosundaki Olağandışı Değişimler

Bir fatura ödeme temsilcisinin cirosunda dört kat ve üzeri ani bir artış yaşanması veya cirosunun sektör ortalamasının %75 üzerine çıkması, temsilcinin yasa dışı faaliyetlere aracılık etmeye başladığını gösterebilir.

Coğrafi Olarak Tutarsız Fatura Ödemelerinin Saptanması

Fiziki bir noktada faaliyet gösteren bir temsilcinin, kendi bulunduğu il dışındaki illere ait çok sayıda (günde 10, ayda 100 adet) fatura ödemesine aracılık etmesi, mantıksal olarak şüpheli bir durumdur ve incelenmelidir.

Mobil Ödemeye İlişkin Hizmetlerde Dikkate Alınması Gerekenler

Mobil ödeme, hızı ve kolaylığı nedeniyle dolandırıcılar tarafından tercih edilebilen bir yöntemdir. Bu alandaki riskler, işlem zamanlaması ve kullanıcı alışkanlıkları üzerinden takip edilir.

Gece Saatlerinde Yapılan İşlemlerin Kontrolü

Bir müşterinin gece 21:00 ile 06:00 saatleri arasında 3 adet mobil ödeme işlemi yapması, özellikle bu durum kullanıcının normal davranış profiline uymuyorsa, riskli bir işlem olarak değerlendirilmelidir.

Kısa Sürede Tekrarlanan Mobil Ödeme İşlemleri

Aynı cep telefonu numarasından bir saat içinde aynı işyerine 3’ten fazla veya farklı işyerlerine 5’ten fazla mobil ödeme yapılması, kontrol dışı harcama veya dolandırıcılık belirtisi olabilir.

Uzun Süre Hareketsiz Kalan Numaralardan Yapılan İlk İşlemler

Son bir yıl içinde hiç mobil ödeme yapmamış bir numaradan aniden bir işlem gerçekleştirilmesi, hattın veya telefonun ele geçirilmiş olabileceğine dair bir alarmdır ve özel olarak doğrulanması gerekebilir.

Gerçek Zamanlı Tespit ve “3 Saat Kuralı”: Otomasyon Sistemlerinin Kritik Rolü

TCMB’nin yeni rehberi, finansal suçlarla mücadelede reaktif yaklaşımdan proaktif yaklaşıma geçişi zorunlu kılarken, bu geçişin merkezine zaman faktörünü yerleştiriyor. “İşlem anında tespit” ve “en geç üç saat içinde aksiyon belirleme” kuralları, kuruluşların operasyonel süreçlerini ve teknoloji altyapılarını yeniden düşünmelerini gerektiren, oyunun kurallarını değiştiren maddelerdir.

İşlem Anında Tespit Nedir ve Neden Önemlidir?

İşlem anında tespit (real-time detection), bir finansal işlemin gerçekleştiği milisaniyeler içinde, daha fonlar karşı tarafa ulaşmadan veya hizmet sunulmadan önce risk analizine tabi tutulmasıdır. Bu, dolandırıcılığın “olduktan sonra” fark edilmesi yerine “olmadan önce” engellenmesini sağlar. Yasa dışı bir bahis sitesine yapılan ödemenin veya çalıntı bir kartla yapılan alışverişin anında bloke edilmesi, hem finansal kaybı hem de müşteri mağduriyetini önler. Geleneksel, gün sonu veya saatlik raporlarla yapılan kontrollerin bu hıza yetişmesi mümkün değildir.

TCMB’nin “En Geç Üç Saat İçinde Aksiyon Belirleme” Şartı

Rehberin en somut ve zorlayıcı maddelerinden biri, riskli olarak tespit edilen bir işleme dair alınacak aksiyonun, işlem anından itibaren en geç üç saat içerisinde belirlenmesi zorunluluğudur. Bu aksiyon, işlemi durdurma, müşteriyle iletişime geçme, ek belge talep etme veya ilgili kurumlara bildirimde bulunma gibi adımları içerebilir. Üç saatlik bu süre, manuel inceleme, onay ve karar süreçleri için son derece kısıtlıdır. Binlerce işlemin aktığı bir ortamda, hangi işlemin öncelikli olarak inceleneceğine karar vermek ve bu süreyi aşmamak, ancak otomatik iş akışları ve alarm mekanizmaları ile mümkündür.

Özellik Manuel Takip Süreçleri Otomatik İşlem İzleme Sistemleri
Tespit Zamanı Saatler veya günler sonra (rapor bazlı) Gerçek zamanlı (milisaniyeler içinde)
3 Saat Kuralına Uyum Neredeyse imkansız, yüksek riskli Mümkün, otomatik alarmlarla sağlanır
Kapsam Sadece belirli örneklemler incelenebilir Tüm işlemler (%100) analiz edilir
Verimlilik Yüksek personel maliyeti, yavaş ve hataya açık Düşük operasyonel maliyet, hızlı ve tutarlı
Desen Tespiti Basit ve bilinen kurallarla sınırlı Karmaşık ve gizli anomali desenlerini tespit edebilir (AI/ML)
Risk Yüksek para cezası, itibar kaybı ve finansal kayıp riski Mevzuata uyum, proaktif koruma ile risk minimizasyonu

Otomatik Kural Motorları ve Senaryo Yönetimi ile Hız Kazanma

Bulut İşlem İzleme sistemleri, TCMB rehberinde belirtilen tüm senaryoların (örneğin, “bir hesaba 5 farklı kişiden para gelmesi” veya “ciroda 4 kat artış olması”) birer kural olarak tanımlanmasına olanak tanır. Bu kural motorları, her işlemi bu senaryolara göre anlık olarak test eder. Bir kural tetiklendiğinde, sistem otomatik olarak bir alarm oluşturur, ilgili işlemi risk skoruna göre önceliklendirir ve sorumlu personelin ekranına düşürür. Bu otomasyon, üç saatlik sürenin verimli kullanılmasını ve insan kaynağının sadece gerçekten şüpheli olan vakalara odaklanmasını sağlar.

Manuel Takipten Otomatik Alarma Geçişin Operasyonel Verimliliği

Manuel takip, onlarca personelin sürekli olarak ekranları izlemesini, raporları karşılaştırmasını ve şüpheli durumları not almasını gerektirir. Bu hem maliyetli hem de hataya açık bir yöntemdir. Otomatik alarm sistemlerine geçiş, operasyonel verimliliği kökten değiştirir. Sistem, binlerce “normal” işlemi eleyerek sadece birkaç “anormal” işlemi analistlerin önüne getirir. Bu, personelin zamanını daha stratejik ve derinlemesine inceleme gerektiren vakalara ayırmasına olanak tanır, “false positive” (yanlış alarm) oranını düşürür ve genel uyum maliyetlerini azaltır.

Teknoloji ile Mevzuata Uyum: aiReflex (Bulut İşlem İzleme) Çözümü

TCMB’nin belirlediği karmaşık senaryoları ve katı zaman kısıtlamalarını karşılamak, geleneksel yöntemlerle mümkün değildir. Bu noktada, ödeme ve elektronik para kuruluşlarının mevzuata tam uyum sağlaması, operasyonel verimliliklerini artırması ve kendilerini finansal suçlara karşı koruması için yapay zeka destekli modern teknolojilere yönelmesi kaçınılmazdır. IHS Teknoloji’nin sunduğu Fraud.com aiReflex platformu, bu ihtiyaca yönelik tasarlanmış bütünsel bir dolandırıcılık tespit ve önleme çözümüdür.

Kural Tabanlı İzlemenin Ötesi: Yapay Zeka ve Makine Öğrenmesi

aiReflex, hibrit bir yaklaşımla çalışır. Bir yandan, TCMB rehberindeki “günde 10’dan fazla transfer” gibi net ve tanımlı senaryoları uygulayan güçlü bir kural motoruna sahiptir. Diğer yandan, bu kuralların yetersiz kaldığı, daha önce görülmemiş ve karmaşık dolandırıcılık desenlerini tespit etmek için yapay zeka (AI) ve makine öğrenmesi (ML) algoritmalarını kullanır. Bu sayede, sadece bilinen tehditlere karşı değil, aynı zamanda sürekli evrilen yeni nesil dolandırıcılık taktiklerine karşı da dinamik bir koruma sağlar.

TCMB Rehberi’ndeki Tüm Senaryoların aiReflex ile Otomatikleştirilmesi

aiReflex platformu, TCMB rehberinde yer alan ödeme hesapları, sanal/fiziki POS, fatura ödemeleri ve mobil ödemeler için tanımlanmış tüm asgari risk unsurlarını ve senaryolarını önceden yapılandırılmış kurallar olarak sunar. Bu, kuruluşların mevzuata uyum sürecini haftalar veya aylar yerine günler içinde tamamlamasına olanak tanır. Platform, ciro artışlarından işlem sıklığına, IP anomalisinden anahtar kelime taramasına kadar tüm kontrolleri gerçek zamanlı olarak otomatikleştirir.

TCMB Rehberi Gereksinimi aiReflex Çözümü
Manuel Takip Yasağı Tüm işlemlerin %100’ünü gerçek zamanlı izleyen tam otomatize platform.
3 Saat Kuralı Anlık alarm üretimi, vaka yönetimi ve önceliklendirme ile aksiyon sürecini hızlandırır.
İşlem Sıklığı/Limiti Takibi Velocity check motoru ile günlük/aylık işlem adet ve tutar limitlerini anlık kontrol eder.
IP, Cihaz, Konum Analizi Gelişmiş cihaz parmak izi (Device Fingerprinting) ve IP zekası ile şüpheli bağlantıları tespit eder.
Ani Ciro Artışı Tespiti Makine öğrenmesi modelleri ile her işyeri için normal ciro desenini öğrenir ve sapmaları anında yakalar.
Açıklama Metni Taraması Doğal Dil İşleme (NLP) yeteneği ile işlem açıklamalarındaki riskli anahtar kelimeleri bulur.
API Güvenliği ve İzleme API üzerinden gelen tüm işlemleri denetim izleriyle kayıt altına alır ve anomali tespiti yapar.

Davranışsal Analiz ve Normal Dışı Desenlerin Tespiti

aiReflex’in en güçlü yanlarından biri, her kullanıcı ve işyeri için zaman içinde bir “normal davranış profili” oluşturmasıdır. Sistem, bir kullanıcının genellikle hangi saatlerde, hangi cihazdan, ne kadarlık işlemler yaptığını öğrenir. Bu profilin dışına çıkan ani ve anormal bir işlem (örneğin, normalde gece işlem yapmayan bir kullanıcının yurtdışı bir IP’den yüksek tutarlı bir işlem yapması) anında şüpheli olarak işaretlenir. Bu yetenek, özellikle hesap ele geçirme (ATO – Account Takeover) saldırılarını önlemede kritik öneme sahiptir.

Raporlama ve Kayıt Tutma Yükümlülüklerinin Kolaylaştırılması

Mevzuata uyum, sadece tespit ve önleme ile bitmez; aynı zamanda yapılan her işlemin, alınan her kararın ve tespit edilen her şüpheli durumun denetlenebilir bir şekilde kayıt altına alınmasını gerektirir. aiReflex, tüm şüpheli işlemler, üretilen alarmlar ve analistlerin aldığı aksiyonlar için detaylı denetim izleri (audit trail) oluşturur. Bu kayıtlar, olası bir TCMB denetiminde veya yasal soruşturmada kanıt niteliği taşıyarak kuruluşun uyum yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini göstermesini kolaylaştırır.

API Güvenliği ve Denetim İzleri: Gözden Kaçırılmaması Gereken Yükümlülükler

Modern finansal teknolojilerde Uygulama Programlama Arayüzleri (API), kuruluşların iş ortakları, temsilcileri ve müşterileriyle veri alışverişinde bulunmasını sağlayan temel yapı taşlarıdır. Ancak bu esneklik, aynı zamanda önemli güvenlik risklerini de beraberinde getirir. TCMB rehberi, bu risklerin farkında olarak API güvenliği ve denetimine yönelik çok net ve katı kurallar getirmiştir. Bu kurallar, API’lerin yasa dışı faaliyetler için bir arka kapı olarak kullanılmasını engellemeyi amaçlamaktadır.

API Bağlantılarının Yasa Dışı Faaliyetlerde Kullanım Riski

Güvenliği yeterince sağlanmamış bir API, dolandırıcılar için adeta bir davetiye çıkarır. Örneğin, bir işyerine sunulan ödeme API’sinin güvenlik kontrolleri zayıfsa, bu API çalınarak farklı bir web sitesinde (örneğin yasa dışı bir bahis sitesinde) kullanılabilir. Bu durumda ödeme kuruluşu, farkında olmadan yasa dışı bir faaliyete aracılık etmiş olur. Benzer şekilde, API’ler üzerinden otomatik ve yüksek hacimli sahte hesap açma veya para transferi işlemleri gerçekleştirilebilir.

TCMB Tarafından Zorunlu Kılınan API Güvenlik Tedbirleri

Rehber, bu tür riskleri önlemek için kuruluşların API bağlantılarında uygulaması gereken bir dizi teknik ve idari tedbiri zorunlu kılmaktadır.

IP Adresi Kısıtlaması ve Beyaz Liste (Whitelist) Yönetimi

Kuruluşların, API üzerinden iletişim kuracak IP adresleri için bir “beyaz liste” (whitelist) oluşturması esastır. API’ye sadece bu listede tanımlı, statik IP adreslerinden gelen isteklere izin verilmeli, liste dışından gelen tüm erişim denemeleri engellenmelidir. Bu, API anahtarları çalınsa bile, saldırganın kendi sunucusundan API’yi kullanmasını engeller.

URL ve Token Kontrolleri

API’nin, müşterinin bildirdiği web sitesi (URL) dışında başka bir adreste kullanılmasının engellenmesi kritik bir güvenlik adımıdır. Sistem, API isteğinin geldiği kaynak URL’yi (back URL) kontrol etmeli ve bu URL’nin API’nin tanımlandığı web sitesi ile aynı olduğundan emin olmalıdır. Ayrıca, her API entegrasyonu için üretilen token’ların benzersiz (unique) olması sağlanmalıdır.

Güçlü Kimlik Doğrulama Mekanizmaları

API’lere erişim, sadece basit bir API anahtarı ile değil, çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA) gibi güçlü ve modern mekanizmalarla korunmalıdır. Tüm iletişim, verilerin dışarıdan okunmasını engellemek için SSL/TLS gibi güvenli iletişim protokolleri üzerinden şifrelenerek yapılmalıdır.

Denetim İzi (Audit Trail) Tutma Yükümlülüğü ve İçermesi Gereken Bilgiler

Kuruluşlar, API üzerinden geçen tüm işlemlere ilişkin detaylı denetim izlerini tutmakla yükümlüdür. Bu kayıtlar, olası bir sahtekarlık vakasının araştırılması veya bir denetim sırasında büyük önem taşır. Rehbere göre, bu denetim izleri asgari olarak şu bilgileri içermelidir: İşlemin türü, tutarı, tarihi, saati, müşteri ve işyeri bilgileri, kullanılan kart bilgileri (güvenlik standartlarına uygun olarak maskelenmiş) ve isteğin yapıldığı kaynak IP adresi, port ve zaman damgası gibi teknik detaylar.

Amaç Dışı Kullanımın Tespiti ve İlişkinin Derhal Kesilmesi Süreci

TCMB, kurallara uymayanlara karşı sıfır tolerans politikası benimsemektedir. Bir API bağlantısının amaç dışı kullanıldığının (örneğin, bahis sitesine para transferi için kullanıldığının) tespit edilmesi halinde, kuruluşun ilgili temsilci veya işyeri ile olan iş ilişkisini derhal kesmesi zorunludur. Bu tespitle ilgili tüm kayıtlar ve deliller, üst yönetime raporlanmalı ve yasalara uygun olarak en az 10 yıl süreyle saklanmalıdır.

Uyumsuzluğun Bedeli: 6493 Sayılı Kanun Kapsamındaki Yaptırımlar

TCMB tarafından yayımlanan Risk Yönetimi Rehberi, tavsiye niteliğinde bir belge değil, uyulması zorunlu yasal bir talimatnamedir. Rehberde belirtilen takip yöntemlerine, teknolojik gerekliliklere ve güvenlik tedbirlerine uymamak, kuruluşlar için sadece operasyonel bir eksiklik olarak görülmemekte, doğrudan kanun ihlali olarak kabul edilmektedir. Bu uyumsuzluğun sonuçları, ciddi finansal cezalardan itibar kaybına kadar geniş bir yelpazede kendini gösterebilir.

İç Kontrol ve Risk Yönetimi Yükümlülüklerinin İhlali

Rehberdeki kurallara aykırı hareket etmek, 6493 sayılı Kanun nezdinde “iç kontrol”, “risk yönetimi” ve “bilgi güvenliği” yükümlülüklerinin ihlali anlamına gelir. Kuruluşların, yasa dışı faaliyetleri önlemek için yeterli ve etkin sistemler kurmadığı, risklerini doğru bir şekilde yönetemediği ve teknolojik altyapısını güvence altına almadığı kabul edilir. Bu durum, TCMB’nin doğrudan yaptırım uygulaması için yasal bir zemin oluşturur.

Uygulanacak İdari Para Cezaları ve Diğer Yasal Sonuçlar

6493 sayılı Kanun’un 27. maddesi, yükümlülüklerini yerine getirmeyen kuruluşlara idari para cezası uygulanmasını öngörmektedir. TCMB, “İdari Para Cezalarına İlişkin Açıklama Rehberi”nde belirtilen esaslar ve oranlar dahilinde, tespit edilen ihlalin niteliğine ve büyüklüğüne göre önemli miktarlarda para cezası tesis edebilir. Tekrarlanan veya kasıtlı ihlallerde bu cezalar katlanarak artabilir ve en uç durumlarda kuruluşun faaliyet izninin askıya alınması veya iptali gibi sonuçlar doğurabilir.

İtibar Kaybı ve Müşteri Güveninin Zedelenmesi Riski

Yasal yaptırımların ötesinde, uyumsuzluğun belki de en büyük bedeli itibar kaybıdır. Adının yasa dışı bahis, dolandırıcılık veya para aklama gibi faaliyetlerle anılması, bir ödeme kuruluşunun piyasada ve müşteriler nezdinde inşa ettiği güveni bir anda yok edebilir. Müşteriler, fonlarının güvende olmadığı veya kişisel verilerinin risk altında olduğu bir kuruluşla çalışmak istemeyecektir. Bu durum, uzun vadede müşteri kaybına, pazar payının azalmasına ve marka değerinin ciddi şekilde zedelenmesine yol açar.

Etkin Bir İşlem İzleme Sistemi Kurulumu İçin Neden İHS Teknoloji’yi Tercih Etmelisiniz?

TCMB’nin yeni Risk Yönetimi Rehberi ile getirdiği zorunluluklara uyum sağlamak, doğru teknoloji ortağını seçmekten geçer. Bu süreç, sadece bir yazılım satın almaktan çok daha fazlasını; yerel mevzuatın inceliklerini anlayan, global teknolojiyi yerel ihtiyaçlara göre şekillendirebilen ve sürekli değişen tehditlere karşı dinamik bir koruma sunabilen bir uzmanlıkla çalışmayı gerektirir. IHS Teknoloji, bu alandaki derin tecrübesi ve sunduğu yenilikçi çözümlerle ödeme ve elektronik para kuruluşları için ideal bir ortaktır.

Yerel Mevzuata ve TCMB Rehberi’nin İnceliklerine Tam Hakimiyet

IHS Teknoloji, Türkiye’deki finansal regülasyonlar konusunda uzmanlaşmış bir ekibe sahiptir. TCMB rehberinde belirtilen her bir senaryonun, kuralın ve teknik detayın ne anlama geldiğini ve pratikte nasıl uygulanması gerektiğini çok iyi biliyoruz. Bu sayede, sunduğumuz çözümlerin sadece teknik olarak değil, aynı zamanda yasal olarak da tüm gereksinimleri eksiksiz karşıladığından emin olabilirsiniz.

Fraud.com aiReflex ile Global Standartlarda Teknoloji Sunumu

Türkiye distribütörü olduğumuz Fraud.com aiReflex platformu, dünya çapında kendini kanıtlamış, en gelişmiş sahtekarlık önleme teknolojilerinden biridir. Yapay zeka ve makine öğrenmesi destekli hibrit yapısı, davranışsal analiz yetenekleri ve gerçek zamanlı işlem izleme kapasitesi ile kuruluşunuzu en karmaşık dolandırıcılık girişimlerine karşı bile korur. Global bir teknolojiyi, yerel bir uzmanlıkla hizmetinize sunuyoruz.

Hızlı ve Sorunsuz Entegrasyon ile Mevzuata Süratle Uyum Sağlama

Bulut tabanlı (SaaS) bir çözüm olan aiReflex, uzun ve maliyetli kurulum süreçlerini ortadan kaldırır. Mevcut sistemlerinizle API’ler aracılığıyla hızlı ve sorunsuz bir şekilde entegre olarak haftalar içinde tam kapasiteyle çalışmaya başlamanızı sağlar. Zamanın kritik olduğu bu yeni düzenleme döneminde, mevzuata uyum sürecinizi hızlandırarak sizi olası cezalardan korur.

Sürekli Değişen Suç Taktiklerine Karşı Dinamik ve Gelişmiş Koruma

Dolandırıcılar yöntemlerini sürekli olarak geliştirirken, statik ve kural tabanlı sistemler bir süre sonra yetersiz kalır. aiReflex’in makine öğrenmesi algoritmaları, sisteminizdeki işlem verilerinden sürekli olarak öğrenerek yeni ve daha önce görülmemiş anomali desenlerini tespit etme yeteneğine sahiptir. Bu, size sadece bugünün değil, geleceğin tehditlerine karşı da proaktif ve dinamik bir koruma kalkanı sunar.

Related articles